Önce itiraf etti, sonra ‘hayal’ dedi! Seri katilin oyununu uyuşturucu kaçakçısı bozdu

Derleyen: Can Şişman / Milliyet.com.tr – 15 yaşındaki genç kız pilot olma hayalleri kuruyordu. Henüz lise ikinci sınıftaydı ve en büyük hayali havacılık sektörüne adını altın harflerle yazdırmak, meslektaşları tarafından takdir edilen, saygı duyulan bir isim olmaktı. Derslerinden geriye kalan zamanlarda sık sık yeni yerler keşfetmek üzere çevrede yürüyüş yapıyordu. Fotoğraf makinası ve yeni aldığı pembe bisikleti ise en yakın iki dostuydu. Yanına aldığı fotoğraf makinasıyla birlikte sık sık bisiklet sürüyordu. 20 Eylül 1993 günü de onun için sıradan günlerden biriydi. Öğleden sonra ailesiyle vedalaşıp evden çıkmış ve yeni bisikletiyle yaşadığı yerden birkaç kilometre uzaklıkta yeni yerler keşfetmek için kendini yollara atmıştı. Başına gelecek korkunç olayın farkında değildi.

TÜM OKLAR ONU İŞARET ETTİ

Jessica Roach’un ailesi kızlarına bir türlü ulaşamıyordu. Pembe bisikletiyle evden çıkan genç kızdan bir daha haber alınamamıştı. Saatler süren bekleyişten sonra Roach ailesi durumu polise bildirdi. Artık duruma polis müdahil olmuştu ama ailesi de kızlarını kendi çabalarıyla aramaya devam ediyordu. Tam iki ay boyunca süren aramalar 8 Kasım’da sona erdi. Henüz 15 yaşındaki Jessica Roach, 8 Kasım 1993’te bir mısır tarlasında bulundu. Üstelik bulunduğu yer Illinois’daki evinden bir eyalet uzaklıkta, Indiana’daki Perrysville kasabası yakınlarındaydı.

Ekipler şaşkındı. Bir çiftçinin biçerdöveri tarafından vücudu ezildiği için uzmanlar uzun bir süre genç kızın ölüm nedenini saptayamadı. Genç kızın iki eyalet arasındaki sınırı neden geçtiği, neden Indiana’da olduğu büyük bir şüphe taşıyordu. Olayla ilgili başlatılan soruşturmada cinayet ihtimali üzerinde duruluyordu. Ancak ortada cinayeti kanıtlayacak sağlam bir ipucu yoktu. Çok geçmeden tüm oklar Larry Hall’u işaret edecekti. Jessica Roach, romanlara ve dizilere konu olacak önemli bir cinayet serisinin en büyük simgelerinden birine dönüşecekti.

B PLANI DEVREYE GİRDİ

Polis tarafından gözaltına alınan Larry Hall, ilk sorgulamasında Jessica Roach’un fotoğrafını gördüğünde odadaki herkesi şüphelendirecek tavırlar içindeydi. Roach’un fotoğrafını görmeden önce sakin bir şekilde ekiplerle diyalog kuran Hall, fotoğrafı gördükten sonra ise ses tonundan mimiklerine kadar şaşırtıcı tepkiler vermeye başladı. Ekipler, Roach’un Hall tarafından öldürüldüğüne emindi ancak bunun için kanıt ya da itirafa ihtiyaçları vardı. Ellerinde cinayeti Hall ile örtüştürecek bir kanıtları yoktu ve ondan itiraf almaya yakın olduklarını düşündüler. Sorgulama uzadıkça köşeye sıkışan Hall, müfettişlere Roach’a tecavüz ettiğini, onu ormana götürdüğünü ve boğarak öldürdüğünü itiraf etti. Ekipler aradıklarına ulaşmıştı. Hall’un itirafları kağıda döküldü ve imzası alındı. Böylece mahkeme süreci başlamış oldu.

Ancak ortada bir sorun vardı. Hall çok geçmeden ifadelerinin her bir parçasının hayalleri olduğunu iddia ederek söylediklerini geri aldı. Sorgulamada polis tarafından kendisine itiraf baskısı kurulduğunu, ifadesinin geçerli olamayacağını iddia etti. Larry Hall, işlemediği suçları hayal eden ‘seri itirafçı’ mıydı yoksa gerçekten bir seri katil miydi? Mahkeme, polisin ona itiraf baskısı yaptığını onayladığı takdirde serbest kalacaktı. Cinayetin sadece Jessica Roach’la sınırlı olmadığını düşünen ekipler, bu yasal süreç üzerine B planını devreye soktu.

EĞER İTİRAF ETMESİNİ SAĞLARSA…

Geçtiğimiz günlerde sona eren 6 bölümlük ‘Black Bird’ dizisi gerek Türkiye’de gerekse başta ABD olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde ses getirmeyi başardı. Başrollerini Taron Egerton ve Paul Walter Hauser’ın paylaştığı bu mini dizide Jessica Roach’un katili olduğu düşünülen Larry Hall ile uyuşturucu ticareti suçundan hüküm giyen James Keene’in gerçek hayat hikâyesine yer verildi. Jessica Roach’u öldürdüğü düşünülen Larry Hall, Springfield Cezaevi’ndeydi.

B planını devreye sokan polis ise uyuşturucu ticareti suçundan hüküm giyen karizmatik James Keene ile bir anlaşmaya vardı ve onu Springfield’a, Hall’un yanına yolladı. Eğer polisle anlaşmaya varan Keene, Hall’dan önemli bir itiraf kopartırsa serbest kalacaktı. Ancak işler kötüye gittiği takdirde tek başınaydı ve cezasını Springfield gibi zorlu bir cezaevinde sonuna kadar çekmek zorundaydı. Keene’in başarılı olmak dışında başka bir seçeneği yoktu. Larry Hall’un serbest kalma ihtimali oldukça yakındı ancak kendisinden şüphelenmeden doğal bir şekilde arkadaş olup ondan itiraf etmek konusunda ekipleri ikna etmişti.

KÖTÜ BİR SÜRPRİZLE KARŞILAŞTI

Hall ile arkadaşlık kuran James Keene, bir kavgaya müdahale etme bahanesiyle onunla arkadaşlık kurdu. Hall ilk başlarda kendisinden şüphelense de Keene özgürlüğüne bir an önce kavuşmak istiyordu, dolayısıyla bu şüpheleri gidermekten başka bir yolu yoktu. Ne çok acele etmeliydi ne de geç kalmalıydı. Hall’un güvenini kazanmaya başlayan Keene zaman içinde onunla tehlikeli sohbetlere geçiş yaptı. Keene’in karizmatik halleri Hall’de psikolojik olarak ciddi değişimlere sebep oluyordu.

Hall’den sorumlu terapist, ondaki yeni aşırı öz güvenli ve kibirli hallerin Keene nedeniyle kaynaklandığını çözdü. Hapishanenin gardiyanı ise Keene’in eski bir polis olan babasının yaptığı hata nedeniyle onun Springfield’a başka bir sebepten transfer edildiğini çözmeye başlamıştı. Zaman giderek daralıyordu. Hall’un temyiz davasının yanına gardiyan ve psikiyatrist gibi faktörler de eklenince Keene düğmeye bastı ve ondan itiraf almak için aralarındaki sohbeti koyulaştırdı. Keene’e zaman içinde hayranlık besleyen ve onun davranışlarını kendine empoze etmeye başlayan Hall bir gece önemli bir itirafta bulundu. Keene rahatlamıştı. Ancak kötü bir sürprizle karşılaşacağının farkında değildi.

21 CİNAYETİ İTİRAF ETTİ

Hall tıpkı polislere yaptığı gibi bir gece önce ona anlattığı şeylerin gerçek olmadığını, yalan söylediğini ve bir hayal anlattığını paylaştı Keene’le. Fakat Keene, Hall’un kendisine olan hayranlığının ve onun arkadaşlık konusundaki zaafının farkındaydı. Bunu kullanmaya karar verdi ve Hall’a ters psikoloji uygulamaya karar verdi. Sonuç başarılıydı. Hall, Keene’in arkadaşlığını kaybetmemek için ona bir harita eşliğinde o güne kadar işlediği 21 cinayeti itiraf etti.

Hall ayrıca Keene’e Jessica Roach’u boğmak için iki kemeri birbirine bağladığını, Tricia Reitler’ın kıyafetlerini katlayıp küpelerini üzerine koyduğunu söyledi. Elinde haritalar sayesinde somut bir kanıt olduğunu düşünen Keene düğmeye bastı ve onunla yüzleşti. Artık son aşamaya gelinmişti. Hall, Keene’in gerçekte kendisini ispiyonlamak için Springfield’e geldiğini çözmüştü. Keene ise görevini başarıyla tamamladığını düşündü ve serbest kalacağına ikna oldu. Fakat işler tam da Keene’in düşündüğü gibi ilerlemedi.

HARİTAYI UNUTMAMAK İÇİN PARMAKLARINI PARÇALADI

Keene’in aldığı önemli itiraflara rağmen yaşanan kavga sonucunda bir hücreye nakledildi. Hall’un elleriyle çizdiği harita yanında değildi. Daha kötüsü ise polis tarafından özel olarak görevlendirildiğini bilen tek kişi olan terapisti tatildeydi. Hapishane huzurunu bozduğu gerekçesiyle bir hücreye nakledildi. Burada gardiyanlara FBI ile iş birliği yaptığını söyledi ancak akli dengesinin kötüye gittiği düşünüldüğü için hiçbir sözüne inanılmadı. Hall’un elleriyle çizdiği haritayı unutmamak için parmaklarını parçalayan ve kan ile duvara haritayı çizmeyi çalışan Keene yavaş yavaş tüm umudunu kaybetmeye başladı.

Tam da o esnada kendisinin iş birliği yaptığını bilen terapist izinden döndü ve hatırladığı kadarıyla haritayı çizmeyi başladı. Ancak aradan geçen zaman nedeniyle elde edilen en önemli kanıt artık suya düşmüştü. Üstelik Hall’un üzerine harita çizdiği kağıt da kayıplara karışmıştı. Kendisinden sorumlu olan polis, Hall’un ona yaptığı itirafları anlatmasını istedi. Keene, Hall’un kendisine Jessica Roach ve Tricia Reitler’ı nasıl öldürdüğünü detaylarıyla polise anlattı. Bu kanıtların kendisini özgür bırakmaya yetmeyeceğini düşünen Keene yanılıyordu. Çünkü bu kanıtlar ancak Hall’un itirafı sonucunda ortaya çıkabilecek detaylardı.

ŞARTLI TAHLİYE ŞANSI YOK

Mahkeme Larry Hall’un özgürlük isteğini kabul etmedi. Hayatının geri kalanını hapishanede geçirmesine karar verilen Hall şu anda 59 yaşında. Üstelik şartlı tahliye olma şansı da yok. Özgürlük şansını kaybettiği için iki kez yaşamına son vermek isteyen Hall, her iki denemesinde de başarısız oldu. Daha sonra kardeşi Gary’nin kendisini ikna etmesiyle işlediği 15 cinayeti itiraf etti ancak bu itirafları da kısa zaman içerisinde geri aldı. Hall’un bugüne kadar işlediği diğer cinayetlere ait kalıntılar ya da kazdığı mezarlar hiçbir zaman bulunamadı.

Hall’un 1993 ve 1994 yıllarında minibüsüyle genç kızları hedef aldığı, antisosyal olduğu, babasına yardım etmek için erken yaşta mezar kazmaya başladığı, temizlik görevlisi olarak çalıştığı için kanıtlarını iz bırakmadan ortadan kaldırmakta başarılı olduğu, bugüne kadar en az 40 kadını öldürmüş olabileceği ve IQ’sunun düşük olduğu diğer önemli detaylar arasında. Springfield’dan özgürlükle çıkan Keene ise başarılı bir iş insanı oldu. Yaşadıklarını 2010 yılında otobiyografik romanında detaylıca anlattı ve seri katillerin profilini ortaya çıkartmak için polise sık sık yardımcı olmaya devam etti.

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir