Özlenen Özkan, 9 yaşındaki C.M.A’nın yaşadıklarının yürek burkucu olduğunu, hafızalarda yer ettiğini lisana getirdi. Çocuğun Akdeniz Üniversitesi Hastanesindeki tedavisinin sürdüğünü anlatan Özkan, “Şu anda huzurlu, keyfi yerinde, iştahı güzel. Bunlar onun için âlâ belirtiler. Kan pahaları toparlama eğiliminde fakat hala kalbinde bir ölçü gözlemlememiz gereken sorunları var. Hala istediğimiz üzere yürümedi, yatakta şu anda.” diye konuştu.
Çocuğun tedavisini pediatri, gastroenteroloji, endokrin, çocuk psikiyatristi ve diyetisyenlerin yaptığını anlatan Özkan, tedaviyi büyük bir grubun izlediğini kaydetti.
İtinalı bakıldığını anlatan Özkan, şöyle konuştu:
“Çünkü çok özel bir hasta. İnşallah en kısa vakitte sevinçli bir halde uğurlarız. Benim için çok özel, kalbimde özel bir yere koydum onu. Neden bilmiyorum tahminen de anne olduğum içindir. Her gün ziyaret ediyorum, yakından görüyorum. Başka çocuklara nazaran biraz daha sakin. En azından gözlerinde bir kaygı yok. Her gittiğimde birinci ona bakıyorum, kaygı ve kaygısı var mı diye. Toplumsal hizmetlerden memur arkadaşlarımız da eşlik ediyorlar. Onlar da bağlantıda çok uygunlar, hoşuma gidiyor. Huzuru, sevinci yerinde. Çok fazla konuşmuyor, biz konuşturmaya çalışıyoruz, güldürmeye çaba ediyoruz.”
“KENDİSİNE SORDUM HİÇ OKULU, ARKADAŞLARI OLMAMIŞ”
Türkiye’nin her yerinden oyuncakların geldiğini anlatan Özkan, çocuğun oyuncaklarla memnun olduğunu tabir etti. Boyama kitaplarının da olduğunu bildiren Özkan, “Sanırım şu ana kadar çok da oyuncağı olmamış. Yavrucak okul yüzü görmemiş. Sıhhatine kavuştuktan sonra okula başlayacak. Kendisine sordum hiç okulu, arkadaşları olmamış.” dedi.
Çocuğun üç gündür hastanede olduğunu vurgulayan Özkan, taburcu için birkaç hafta daha hastanede kalacağını lakin ruhsal olarak tedavinin bir yıl kadar süreceğini anlattı.
Doktorlar kadar çocuğun uğraşının de kıymetli olduğunu bildiren Özkan, onu en kısa vakitte sağlıklı bir birey olarak topluma kazandırmak istediklerini söyledi.
Rektör Özkan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Tüm kalori hesaplamaları ince ince yapılıyor. Proteinleri, yağ istikrarı, vitaminleri, gereken magnezyum ve fosforu tek tek hesaplanıyor ona nazaran özel bir diyet programı uygulanıyor. Hepsini severek yiyor. Sık sık görmeye uğraş ediyoruz. Bize alıştı, gördüğü vakit keyifli oluyor. Hastanemize geldiğine nazaran bir tık toparlanma var. Şu an etrafı kalabalık, herkesin ilgisi var fakat bunun sonuna kadar devam etmesi gerekiyor.”
NE OLMUŞTU
Bursa’daki dairesini 2 yıl evvel Kamuran Pınar A’ya (44) kiraya veren Aydın S, daha sonra kirasını ödemeyen bayana dava açmış, mahkemenin, konutun tahliye edilmesine karar vermesinin akabinde adrese giden icra takımı, dairenin kapısını çilingir yardımıyla açtırarak kilidi değiştirmişti.
Evin kilidini tekrar değiştirerek mahkemenin tahliye kararına uymayan Kamuran Pınar A’nın emniyette tabirine başvurulmuştu. Bu sırada çöplerle dolu meskenin temizlenmesi için haber verilen Nilüfer Belediyesi paklık vazifelileri, kapısı kilitli bir odada çöplerin ortasında yatan ve sıhhat durumunun yeterli olmadığı tespit edilen 9 yaşındaki C.M.A’yı baygın halde bulmuştu.
Çocuğun annesinin, Kamuran Pınar A’nın ablası Y.A. (48) olduğu belirlenmişti. Çocuk savcılık kararıyla, Antalya’da yaşayan anneye teslim edilmişti. Daha sonra C.M.A. ile Kamuran Pınar A’nın 16 yaşındaki kızı E.Z.A, Aile ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüklerince muhafaza altına alınmıştı. C.M.A, tedavi için Akdeniz Üniversitesi Hastanesine götürülmüştü.