Birleşmiş Milletler (BM), uluslararası alanda “Turkey” şeklinde anılan ülkemizin ismini, Ankara’nın talebi üzerine “Türkiye” olarak değiştirdi. Dünya Ticaret Örgütü ve BM Güvenlik Konseyi’nde “Turkey” yerine ilk kez “Türkiye” kullanıldı.
İngiltere basınından The Guardian gazetesinde, Türkiye’nin isim değişikliğini inceleyen bir makale yayınlandı.
Yazıda, “Türkiye’nin yeniden markalaşma kararı asırlık bir fikir. İngiltere, bir gün adını değiştirmek zorunda kalabilir mi?” denildi.
“Erdoğan, batılılaşmış isimden kurtulmak istiyor”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuya ilişkin, “Türkiye, Türk halkının kültür, medeniyet ve değerlerinin en iyi temsili ve ifadesidir” diye konuşmuştu.
Söz konusu yazıda, “Bir isimde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a göre çok şey var. Erdoğan’ın, batılılaşmış ve İngilizceleştirilmiş isimden kurtulmak istediği söyleniyor” ifadeleri kullanıldı.
“Kimlik, Ankara’da her şey”
Her yerde olduğu gibi Ankara’da da kimliğin “her şey” olduğuna vurgu yapıldı.
Tarihten örnekler verilerek, 1707’de Birlik Yasaları’nın, Büyük Britanya Birleşik Krallığı’nın yeni konseptini oluşturduğu, 2019 yılında Makedonya’nın, Yunanistan ile anlaşmazlığın ardından Kuzey Makedonya olduğu anımsatıldı.
İskoçya hatırlatması: Yeni isim şart olabilir
İstanbul, New York, St Petersburg ve Mumbai gibi dünyanın önde gelen şehirlerinin, köklerine ve değişen kimliklerine göre tekrar markalaştığı belirtildi.
Aynı yazıda, “Birleşik Krallık, Erdoğan’ı örnek almalı mı? İskoçya, oradan ayrılırsa artık ‘birleşik’ olmayacak. Büyük Britanya ‘Küçük İngiltere’ye dönüşürken, yeni bir isim şart olabilir. Brexitannia’ya ne dersiniz?” ifadeleri kullanıldı.